serdar abay
bu gördüğüm kimdir?
uyandığım kimi sabahlar ben değilim
ben değilim bu lomboz gözlerle gördüğüm.
vinçle kaldıracaklarmış gibi bekliyorum
düşüncelerin yükü altında ezilen moloz bedenimi
kimi zaman anlamadan ayaklarımdaki amok yükü
mekanik bir bedeni yarı otomatik taşımak bu olsa gerek,
gelmeyecek bir otobüs beklemekteyim isimsiz bir durakta
belki de gelmeyecek her şeyin biraz bekçisiyim
şehrin bütün o sıkışık yorgunluklarını çiftledim
yüreğim kazıyamadı katılaşmış tortusunu kızgınlıklarımın
kalkmaya hazırlanıyor kocayan vakur vapur, martı çığlığında
uyur uyanık yapboz yüzler, at koşturur gibi ardında
yetişmek bile gelmiyor içimden her şeyi en başta kaçırmışken
iğne deliğinden geçiriyorum bütün bildiklerimi
üstünü çiziyorum bilindik sözlerin manifestosunu
kendimden başlayıp yine kendimle bitiyorum
bu gördüğüm adam da kimdir diyorum…