monica papi
floresta de Efraim
Tasma taşıyan canlıların
dört ayaklı olmalarından değil
çat diye kırılır bir sözden yapılmayışları
boyunları tuttuğundan
esnek
ya da dört ayaklı olduklarından ileri geldiği zannedilerek
gemine gem vuruluyordu
yağmur minerallerini
ayak altlarından göğse çektikçe
kökü dünya köküne iner
dönerek eğilerek sararak
kökleşerek saldırıyor
mıhlanıyor bir bakıma
bu bir durma tavrıdır
geçme tavrıdır
gem konuşmayı kesiyor
ama ben konuşan ağızlardan alıyorum korkumu
Ahitofel görünür görünmez
eğitilmiş bir sürü koşuluyor
denizin üstünde bir büyü oluyor
yoksa bir kral
keşke senin yerine ben ölseydim
diyebilir miydi Abşalom’a
sandalda akşam yemeğini dağıtıyor
yılanbalığının derisini dikine kesip elleriyle sıyırdıktan sonra
etini enine kesip eşit parçalar çıkarıyor
suyun üstünde herkesin karnı tokken konuyu şimdi açmalıyım diyor
ama böyle kardeş kardeş geçinip gittiler teayyülü
bir yarım ağız
tarihte böyle şeylere yer yoktur
tarihte böyle şeyler olmaz
öğret ona
gem susturur
ve bir kral bağışlamadığı sürece kraldır