BAŞLIYORUZ:

GİZEMLİ BAYAN 9’UN ASTRAL PENCERESİ VE BİTMEK BİLMEYEN SORULARI
Böyle bir günde başlamıştı.
Böyle bir gün. Uzun ve lacivert. Renklerle arındırılmış
Üzüntüden kazaklar giyinmiş kız çocukları
Sevinçten pardösülerle gizlemişler
Çıplak uzun ıslaklıklarını
Tırnaklarını, bal damlayan sanrılarını

Ah insan, gizlenen ve ötelenen hislerin evladı
Topraktan kaçarak ve ona vararak yine sıkıştığı etin içinden
İnsan!
İki kalın tokmak iki defa kulağının kenarında
GÜM! GÜM!
Ölmek gibi.
Kalbinde büyük bir acıyla
Zamanla acıyı efkârla
Zamanla yeisle
Zamanla besleyerek zamanla su-i zanla
Cebinde şnorkeller pati ayaklar perdeler
Boynunda pençeler, yaralı bir halde
Yakalarını kaldırarak yürüyerek ikrarla
Kendine muhatabını bularak iki adım geri
İkazlara aldırmadan inatla üç kalın ok üç büyük yeniçeri
Üç kalın koldan çevremizi
Sedasız sessiz sesli sessiz sedasız
Sağ koldan baş ağrısı sol koldan kalp
Beklemeden fakat emin adımlarla içine doğru yürüyerek
!kalk soluklan çevir bakışlarını karnından kalbine
KALK UYAN!
KALK UYAN ZEHİRLEMEDEN ASFALT KAPLAMADAN ZİFT BULAŞMADAN
ÖRTMEDEN TOPRAK ÜZERİNİ
Cesaretini giyin zırh diye
Baltalarını takın
Bombalar bombalar bombalar BOMBALAR
KORKUNÇ FANTASTİK

KORKUNÇ FANTASTİK KIZ KORKUNÇ FANTASTİK
Islak, küflü
Niye küflü?
Nar içinde büyümemiştir o kız
Elleri kına, sırtı babaannesinin hırkasını görmemiştir
Yıldızları izlememiştir
O hiç tanışmadığı birine şiir yazmamıştır
O hiç tek başına sırtlanmamıştır dünya ağrısını
Başını yastık yere taşa koymamıştır
Gül şerbeti biriktirmemiştir kimseciklere sarı
Gül şerbeti biriktirmemiştir kimse ona kırmızı
Ihlamur kaynatmamıştır yeşil

Burada dumanlı burada üç rengin anlamı açılmalı
Sarı için kirli ve paslı, bitmek üzere küt küt uzun
İçi delikli fakat uzaktan gözükmeyen
Yakındansa hiç görünmeyen
Hep kayıp bir ruh
Âlem-i ervahtan
yalnıZ, sürüklemeli yalnızlık yapışık
SeZ
İki yılan gibi birbirine dolanmış bitişik
Kıyısında tüm mümkünlerin
Ve ayrılıkların yamacında
Bir tutam ot için
Kat kat binalar uzun sofalar karşısında

Kırmızı için narlı, uzun daha da uzun upuzun
Kristal kırmızı likit kırmızı usta kırmızı
Sarhoşluk vermeyen kırmızı
Ab-ı hayat kırmızı
Altı çizgili içi kanayan kırmızı
Yaşamak istiyor musun diye sormayan kırmızı
Cadı işleri kırmızı
Hortlak kırmızı
Eyüp mezarlığında yetim bir kırmızı
Binlerce ölünün huzurunda KIRMIZI

Yeşil için aşk acısı, yeşil için erik acısı
Herkesin aşk acısı dedi yeşil
Uzun sazlıklar arasında aşk diye diye dolanan
Dolaştırılan tasma takılıp
Günlere götürülen pasta börek yedirilen
Televizyonlara çıkarılan araya bir /
Karşı karşıya ama göz göze gelmeden
Evi ve arabası olsun, dolgun bir maaşı
Boşanmış/dul olabilir çocuğum varsa çocuğu
Zeki olsun, gözlü olsun dişli olsun
Yeşil yeşil herkesin içine çıkarılan aşk acısı
Yaşayamamak ne demek bilir misiniz?

Bu üç rengin ardından dağlardan plazalara kaldırılan hayat
Dağını yüzümde unutan hayat
Dağlı yüzüm yabani yüzüm
DAĞLI KAPILI YÜZÜM
Dağlı kapılıysan seni dağladıklarındandır yüzüm
Birileri seni düşünürken
Başka birilerinin umurunda değilsin yüzüm
Üç uzun renk yüzüm