ilker şaguj

Un inno della disperazione di disoccupazione d'un ragazzo bruno del Sud

Kalanı, sürek işsizlikten umutsuz arta akıllarda kalanı
netvörklerden, en az vs deneyimlerden, nitelik şartlarından kenara ayrılan
üstelik kimse eremediği tımarhane-i ebeveyne kapatıldıysa
diye ortaklaşılan onu işitmek yerine geçirdin.
O, başıboş it yürüdüğün yalnızlıktaki darlantıdan içlidir.
Ha yoluna girdi ha girecek işlerin ucu kaçan ipini
niyedirse çeke çeke biz siz bu
oladı dertten mortlayayazıvermişiz.

Telsiz ücreti damlaya göl olan telefondan
arayan soranına n’olsun ya aynı şoku
her günkünün hiç yok şaşırtısı, sıradanlığa yapılan kıyak.
Uğraşısının odağından kişi kırıp kirişi,
şayet ilgisinin damarı kabarsa da
bir sekmelere bakıp uzamak o klozet yöne
diyesi gelse gırtlağı daralan kekeç taksidermî mezarlıkta

Punch-drunk zaten love filmi bir Barryliği
andırmak anlamında phone rage hatıraƧı zihindeki video artlarda.
Gözükmesi, ne denesi, başparmakta yoluk deriye çeker
simaen bıçak batmayacak meyve kalbi çimdikleyen
huzursuz bir yankeskiydi.
İçtimada boşuna dikilen asker gibi ezberde tclerse, farz edersem
uyruklarını, kodlarını, sorgularını, rakamlarını
burkulan hülyaların sebebinden tin tin
dedim hayat avallığıyla sıfırlandılar.

Can havlini geçince, hani şu
-bu bilinmiyor hiç güvende mi bir can havli-
yine hislerin sarsaklığında tıraşla wasn’t there berberin ensesinden
içi herze küremiş ne izbe mezbeleliği
karıştırarak yol alan, nevalesi dız, berduş sürüleri
bulvarlara dükkânların, yayaların kavşaklara kapılandığı yerde
kimisi yolsuzların geceyle iyileştiği soluk soluk
neredeydi de, dalgınlığı oraya kona göçe sürüdük.

Tutan yolunu buldu bulan ucundan tuttu sicil yaktı işi
Kime açsam buldu tuttu, bir tek başınalıkla itişmiş.