mustafa torun

bir evsökümü kalkışması

evleri yakın

saçlarınızı bir kine yatırın 

 

yüzümüzde bir kanın ederi

derimizde ağrılı pullar allar sökük belimizden

saçlarımızı tek tek toplayıp elinizden

dilinizin girdiği her yere bir sövgü evi

bir kahır mabet kas döngünüze

yumruğun gizlediği parmaklar ve yüzük ve hamur

çamurunuzun en derinine

 

cephe:

yüzümüzden anıları silince

dirinize ölümden sonra su verince

evlerimizin görünmeyen yerinden sel gelince

 

evyakımı içinde kutsal

evsökümü içinde annelik ailelik

yatağımızın tek kişiliği yatağımızın çok kişiliği

kızlarımız oğullarımız insanlarımızla

sokağa açık kapımızda bağırmanın haklılık çarpanı

dilimizde kolye dişimizde bilezik

ezip geceyi size bir ihtilal bilip

sesinizin kalın emniyetine bir barbarlık

ahbaplığınızın künhüne bir ihanet

bir fitne ibadetinizin bedeline

 

cephe:

gecelerinize bir krallık korkusu inince

yataklarınıza babalık histerisi girince

odalarınıza saray ölülerini serince 

 

perdeleri sökün

çocuklarınızı bir kine yatırın 

 

çarşaflarımızda bir kandarın elleri

mutfağımızda cadıların kaldırdığı kazan

tarih hesaplarınızın üstüne bir kurşun döküp

bir muska adaletinizin değirmenine

tutmayı sevdiğiniz yerlerinize bir vampir

hiç akmamış kanınıza bir vampir

bir vampir uzayıp duran damarınıza

 

cephe:

korku bir sır olup içinizde büyüyünce 

cadılar karanlığı geceye dürünce

sokaklarımızı evinizden sürünce

 

camları kırın

yaranızı bu kine sarın

 

bir kısmımız eksik bir kısmımız tamam

penceremizde bir sıcağın haberi

kuşkuyu değil inancımızı askıya alıp

benzeyişimize bir standart sapkınlık 

estetiğe karşı cilve logosa karşı tarih

ölülerinize mezar dirilerinize mezarlık

bir hınç kanonu şiirinizin lirine

 

cephe:

mahallenizden kamuoyu hileniz düşünce

adreslerinizde bir ihtilal belirince

devletiniz tanrınızı öldürünce

 

evleri yakın

saçlarınızı bir kine yatırın 

dillerinden başlıyoruz evsökümüne