komet
dört beş kişiyiz
Dört beş kişiyiz. Edip ve bir kaç arkadaşı, içki masası değil.
Sonra kalkılıyor, ben Edip le çıkıyorum.
Bir meyhane arıyoruz, Edib in peşinden yürüyorum.
Onun bildiği bir yere gidiyoruz diye.
Oralarda cadde değişmiş hertaraf. Hiç bir lokanta
kalmamış. Ara sokaklara sapıyoruz, Edip önden yürüyor. Belki aralarda kuytu bir meyhane biliyordur.
Selahattin abi öyle yerler keşfeder diyorum.
Sonra ne oluyor,yüksek bir yerdeyiz, beton.
Arada dar bir iniş var, 75 metre kadar bozuk merdivenli. Edip önden iniyor ben çekiniyorum.
Yan tarafta daha geniş bir merdiven iniyor.
İnmeye çalışıyorum, vazgeçiyorum.
Edip aşağıda el sallıyor gel diyor.
Bu arada aşağıda tanıdıklara rastlıyor. Meğer eve gidiyormuşuz. Kimler var yanında seçemiyorum
Acaba Mefaret abla mı?
Kollarında bir çocuğu kaldırıp bana gösteriyor Edip.
Hangi torun kaçıncısı diye bağırıyorum.
Geri dönüyorum, yükseklikten korkuyorum.
Sol kıyısından gideyim diyorum. Gidemiyorum.
İç tarafına geçtim sonra unuttum.
Aaa şey i hatırladım. bir ara yüksek beton üstü açık yerden 35 metre kadar ilerde Edip inerken yanında bir arkadaşı beliriyor. Aşağıda harika bir manzara yeşil tepeler filan, bak diyor Edip, harika bir görünüm değil mi? Hayran oluyorum birşeyler söylüyorum o ara yanyanayız.
Birden onları 34 metre aşağıda görüyorum.
Su kesimi suyun(tam bitkiye değdiği yeri
İnce sızılı bir dizesi varmış) diye bağırıyorum. Edip duygulanıyor.
Iphon a notlanmış 21 mart