ben aslında çok güzel düşüyordum
[elimde bir tane dal vardı (bu bahsettiğim dal)]
ben aslında ona tutunmuştum
[ben ağaca da tutunurdum]
çok hazırlıklıydım düşmeye (çünkü merdivene güvenmiyordum)
arkamdan ablam çok bağırdı hiç anlamadığım bir dille

düşerken ablama bakmak zorunda kaldım
o yüzden döne döne düştüm
[yoksa bana hiçbir şey olmayabilirdi]

ağaca tutunabilirdim

 

 

*Serdar Tunçer’in bana ağaçtan nasıl düştüğünü anlattığı Whatsapp ses kaydından derlenmiştir