fatoş asya akbay
iki
caddede korkunç ışıklar
sarılarla karalar su yüzüne yaklaşıyor
ölü sayılan apaçık kâbusta
ne görmeyi umuyor uzağında
asılı kaldığı yerden bakan
seni olduğun yere ben koymadım
giyindiğin bana dar, iradeden daha dar
şeyler arasında duraksadın kaç yıl
uyuklamanın sırası değil daha
yol açmak şart çıkmalı
tırmanmak şart ötelere
bir gece uçuşu planladım
anlamını aradığım iki için
eteğime kaprisli kesikler açtım
göğsümde masum V
yüzüm alımlı bir keder
dönüp dolandığım aynı yerde
dört duvar karda uyumayı denedim
ertesi sabah çok geç
kalbine bitişik uyandım
bulsana sesimi
saat kaç ışıkları yak
eğil üzerime
biraz su, biraz sen, biraz daha
uzatıyorum, çek beni.