ömer burçin özkişi

sılat köprüsü

Sıla İçin…

Sıla bir yerlerde, dokunsan hissedersin gibi bir yerlerde
Şiir sana giden cehennemin keskin hatlarından geçebilen o mümin Ve allahı sen, kitabı sen yani bir bakıma küfrü sen
Allahı sen diyorum allahı sen ve allah buna çok bozulan bir ergen Sılat köprüsü kurulacak benim için biliyorsun
Ve umrunda olmayacak senin ben ateşin altında titreyerek yürürken Şimdi sorsam muhatabı olmayan bir müşrik ben
Çünkü allah muhtemelen sen gibi bir şey Esirgemeyen bağışlamayan ve halden anlamaz Oysa ben seni sevdiğim, ben seni
Ateşe uçan alık pervanelerden ödünç ben seni Rüyalarımda kabusum ol için belki
Yaşama tutunacak kofti bir dal değilsin için belki
Öylesine arzuladım ki sana nesne demek küfürdür ben için Ve sana öylesine gelmedim ölüm öncesi gibi teslim
Ki sen şaşkın, ürkek ve ne halt edeceğini bilemediğin gözlerinden belli Dedin ki kim bu aptal dedin bunu, inkarın küçüğü büyüğü önemsiz Sen yirmilerinde afeti devran ve her halükarda şirk koşulan
Ben otuzlarında çürümeye meylim mey
Ağzımda düşürmediğim sigaram alkol ve uyuşmak bilmez bir zihin Yorgunum desem artık çok yorgunum ve ne Allahın umurunda bu ne senin
Oysa ben Allaha siktir çekip sana secde edecek kadar şeytan Ve göğsümde sektirip gözlerinde yumaşatarak bu arzuyu
Ehlileştirebilirdim belki arkamdan atlılar kovalar gibi Sınırlarına çarpa çarpa kanatmasaydım ben beni