Archive

Un inno della disperazione di disoccupazione d’un ragazzo bruno del Sud – ilker şaguj

Kalanı, sürek işsizlikten umutsuz arta akıllarda kalanı netvörklerden, en az vs deneyimlerden, nitelik şartlarından kenara ayrılan üstelik kimse eremediği tımarhane-i ebeveyne kapatıldıysa diye ortaklaşılan onu işitmek yerine geçirdin. O, başıboş it yürüdüğün yalnızlıktaki darlantıdan içlidir. Ha yoluna girdi ha girecek işlerin ucu kaçan ipini niyedirse çeke çeke biz siz bu oladı dertten mortlayayazıvermişiz. Telsiz ücreti damlaya göl olan ...

ırmaklar – giuseppe ungaretti

Cotici 16 ağustos 1916 Sarılıyorum gövdesine bu harap ağacın bir sirkin gösteri öncesi veya sonrası hüznünü andıran bu çukura terk edilmiş ve seyrediyorum bulutların ayı yalayıp geçtiği sakin manzarayı Bu sabah kutsal bir su birikintisine uzandım ve dinlendim mukaddes bir anı gibi Akıp gidiyor Isonzo ona ait bir çakılmışım gibi cilalayarak beni Doğruldum bir deri bir kemik ve çekip gittim bir cambaz gibi suyun yüzeyinde Bir bedevi gibi esvaplarımın yanına çömeldim savaşın kara lekesi ...

insancılıklar – ilker şaguj

Tarihe ahval-i beşeri sorunca farzımuhal, n’olsun ya aynı der tarihi yıkımın şantiyesinde üre üreye ürümekle hâlâ birlikte gider avının üzerine, hazcı ve kollayıcıdır Takım çalışmasına yatkın olmasıyla başvuru şartlarına uygun bir biçimde işler tüccarlar aracılıklığıyla yürütür, Henri Pirenne’in kentler ta oradan zamanın burjuvası büyümüş de düvel olur, imtiyazlar alıp vermiş birbirleriyle Technologie icattan beri bilimi ilerletir ...

gorgoroth baba – ilker şaguj

Suskunluğu, u’yu bir namlu gibi doğrultan sözcük suskunluğu mevzuların, başlıkların, diyeceklerin menzilinde şu duran ölü bir dilin taksiratı durumunda önce bir dürtün olması belki yaşıyordur diye, belki apar topar oturuyordur karanlıkta hiç ses etmese de konuştuğumuz lingua città aperta onu mareşal rütbesi verilmesiyle iç sese girdiği çatışmalardan. O, cümle cendereden sıyrık ad konmakla çıktıdır. Takıntının yemlendiği karabasan ...

ben vav gömmek

Ölmek istiyorum bazen, hiç var olmamış gibi nalları Dikmek, satılık bir singer makinesiyle. anne karnından ölü doğmak olarak değil annede karın oluşmadan önce bile değil ilk tek hücreli canlı bile olmuş olmamak, geriye dönüp baktığımda. Şimdi saçımı giyotinle vurmak üçe geriye dönüp bakma görseli, uzun çekim bir yürüyüşüm zihnimde şu ana kadar duyulmuş tüm arzuları tek bir arzumla duyduğum cortu çekmek, ...

ulama

Akılın, falanjanın ekranlardan ürüyüp avam üşüştürdüğü akılın aylaklardan, oynaklardan, anlaklardan ötede şu duran abes içerik ağır işitilirken uzlaşmaz öbürü olmadıysak diye birbirimizin izinden atlattık badire onu bangır afiş etmek el aleme, esirgemektense. O, kalmaz aramızın uçsuz arbedesinden eğridir. Dakkabaşı çağrışım iş birliğiyle vırıldayan iç sesin niyedirse astarını dikip ağzını torba gibi oladı büzmeye güç yetiremedik. Gördüm kuşağımın ağıp belden ...